
Sakarya 1 : Yunan'ın Ankara'ya Yaklaştığı Günler
- Kategori:Tarih Kitapları
- Stok Durumu:20 Ad.
- Ürün Kodu:TVK0008
- Yazar:Alptekin Müderrisoğlu
Yarım saat sonra gök gürüldemeye, tek tük şimşekler çakmaya başladı. Her
şimşek çaktığında yürüyüş kolu bir kaç saniyelik aydınlığa kavuşuyor,
biraz dağınık olan dörderli sıralar kendilerini düzeltiyordu. Derken
yağmur çiselemeye başladı.Yağmurdan zarar görmesin diye omuzlardaki
tüfekler çıkarıldı ve namlu aşağıya gelecek biçimde yeniden omuzlara
asıldı. Ardından yağmur sağanağa döndü. Bardaktan boşanırcasına
yağıyordu. Önceleri hafif esen rüzgar yerini fırtınaya bıraktı. Cılız
ışıklı fenerlerin ıslanan camları çatlamaya, dağılmaya başladı.
Fenerlerin birer ikişer sönmesiyle koyu karanlığa gömüldü yürüyüş kolu.
Yürüyüş kolunun bozulmaması, erlerin kaybolmaması için birbirleriyle
konuşmalarına izin verildi. Elbiseleri aşan ıslaklık bedenleri sarmaya,
bozkırın tozlu toprağı cıvık çamura dönüşmeye başladı. Tepeden tırnağa
sırılsıklam olan savaşçıları gecenin soğuğu titretiyordu. Gök yerle
birleşmiş, yer çamur denizi olmuştu. Ağırlaşan ayakkabılar, kayan
ayaklar adımları yavaşlatmıştı. Gök gürültüsü, yağmur ve fırtınanın
uğultusu, yürüyüş kolunu bozmamak için birbirlerine seslenen
savaşçıların seslerini bastırıyordu. Doğanın çıkardığı sesler ve
insanların bağırtısı birbirine karışıyordu. Bu sırada, yürüyüş kolunun
arkalarındaki bölüklerden biri kendine ortak bir dil buldu. Bütün bölük,
bir ağızdan günlerdir Sakarya'ya bakan tepelerde yankılanan bir türküyü
söylemeye koyuldu. Havası ve ritmiyle daha çok bir marşa benziyor,
yürüyüş temposuna uyuyordu."Ankara'nın taşına bak
Gözlerimin yaşına bak
Biz Yunan'a esir olduk
Şu feleğin işina bak"Bu marş halkın bağrından çıkmıştı. Sözüyle müziğiyle halkın yarattığı bir marştı. Ulusal bir yakınmayı dile getiriyordu. Marş, elektrik çarpmış gibi öteki bölüklere, taburlara, alaylara yayıldı. Gecenin koyu karanlığında yürüyen 57.Tümen tek bir ses olmuştu...
Gözlerimin yaşına bak
Biz Yunan'a esir olduk
Şu feleğin işina bak"Bu marş halkın bağrından çıkmıştı. Sözüyle müziğiyle halkın yarattığı bir marştı. Ulusal bir yakınmayı dile getiriyordu. Marş, elektrik çarpmış gibi öteki bölüklere, taburlara, alaylara yayıldı. Gecenin koyu karanlığında yürüyen 57.Tümen tek bir ses olmuştu...
Etiketler: sakarya,alptekin müderrisoğlu,